- Haberler
- Politika
- Ağıralioğlu: Herkes Bildiğimiz Gibidir, Bahçeli Ve Erdoğan Bildiğimiz Gibi Değildir
Ağıralioğlu: Herkes Bildiğimiz Gibidir, Bahçeli Ve Erdoğan Bildiğimiz Gibi Değildir
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın yeni yıl mesajıyla ilgili video mesaj yayınladı.
Ağıralioğlu, “Öcalan bildiğimiz gibi PKK bildiğimiz gibi bölücüler bildiğimiz gibi emperyal hedefleri olan her devlet bildiğimiz gibidir. Burada bildiğimiz gibi olmayan iki kişi Devlet Bahçeli ve Tayyip Erdoğan'dır. Onlar bildiğimiz gibi değildir yahut bilmek istediğimiz gibi değildir” diye konuştu.
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, terörist başı Abdullah Öcalan’ın yeni yıl mesajını değerlendirdi. Ağıralioğlu, videolu mesajında şu ifadeleri kullandı:
“2025’in son günlerinde; hissemize çocuklarımızın katilinin yeni yıl mesajını değerlendirme utancı düştü. Bu 14 aylık sürecin sonunda, SDG üzerinden verdiği mesajların ne anlama geldiğini yorumlamak hissemize düştü. Yeni yılın son birkaç günü için benim hisseme düşen utancı, hükümetin vebali olarak görüyorum. Türk milletine iyi niyetle gelecek sene hangi hassasiyetle hizmet edeceğimizi söylemek istiyordum; bizim hissemize çocuklarımızın katilinin dünya temennisiyle ilgili değerlendirme yapmayı düşürdünüz. Bunun millet sinesinde bir yükü vardır. Bu yükün de hesabı sandıkta sorulacaktır diye düşünüyorum. İmralı’nın açıklamalarının arasında, dikkatimizden kaçmaması gerektiği için tekrarlamaya lüzumlu gördüğüm bir şey var: PKK bildiğimiz gibidir. PKK, 1983’te Eruh baskınını yaptığı günden bugüne kadar bir milim değişmemiştir. PKK'nın arkasındaki örgütler bildiğimiz gibidir, devletler bildiğimiz gibidir. PKK'ya yaptırılacak olan işler dolayısıyla bölgedeki hesapların hepsi bildiğimiz gibidir. Yani; İsrail'in bölgedeki hesapları bildiğimiz gibidir, İngiltere'nin bu topraklardaki 100 yıllık hesapları bildiğimiz gibidir, Amerika'nın bölgeye yerleşme planları bildiğimiz gibidir.
BİLDİĞİMİZ GİBİ OLMADIĞINI DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ İKİ KİŞİ VARDIR!..
Burada şaşkınlığımıza sebep olan şey şudur: Öcalan bildiğimiz gibi PKK bildiğimiz gibi bölücüler bildiğimiz gibi emperyal hedefleri olan her devlet bildiğimiz gibidir. Burada bildiğimiz gibi olmayan, bildiğimiz gibi olmadığını düşündüğümüz yahut böyle olmalarından mustarip olduğumuz iki kişi Devlet Bahçeli ve Tayyip Erdoğan'dır. Onlar bildiğimiz gibi değildir yahut bilmek istediğimiz gibi değildir. Geçen seçim 'PKK'ya nefes aldırmayacağız' dedikleri zamanlarda hatırlıyoruz onları. 41 yıldır 'Öcalan asılsın' diyerek konuşanların, şimdi 'Apo nasılsın' diyor olmaları bildiğimiz gibi bir şey değildir. Efendim; 'Son terörist teslim olana kadar mücadele edeceğiz' diyen siyaset dili bildiğimiz gibidir, ilk teröristi bırakmaya çalışan siyaset bildiğimiz gibi değildir. 'Memleketin üniter yapısını, millî bünyesini, bütünlüğünü, dilini, cumhuriyetimizi koruyacağız' diyen siyaset bildiğimiz gibidir. Lozan'ı tartışmaya açan, ana dilde talepleri konuşulabilir hale getiren, meclisinde çocuklarının katiline sloganlar atılmasına ses çıkarmayıp buna müsamaha gösterebilen, çocuklarının katilinin hürriyet mitingi düzenlemesine, çocuklarının katili lehine hürriyet mitingleri düzenlenmesine izin veren siyaset bildiğimiz gibi değildir.
BİZ MİLLETİMİZİN BİLDİĞİ GİBİYİZ!..
Biz vazifelerimizin başındayız. Biz milletimizin bildiği gibiyiz. Devletimiz bizim bildiğimiz gibidir. Cumhuriyet, bizim bildiğimiz ve koruyacağımız gibidir. Evlatlarımız; kendilerine vatan bırakacağımız mukaddes emanetlerimizdir. Toprak bildiğimiz gibi, bayrak bildiğimiz gibi, vatan bildiğimiz gibidir. Teröristler bildiğimiz gibi; teröristlere ne yapacağımızı da bizim nasıl bildiğimizi milletin de bildiği gibi olduğumuz yerde siyaset yapmaya söz veriyoruz. Dolayısıyla önümüzdeki dönem; 1’inci yılımızı yeni kutladık, 2’nci yılımızı, 3’üncü yılımızı, Allah ömür verdiği müddetçe kalan yıllarımızı da o hassasiyet koordinatlarında geçireceğiz. Milletimiz bizim için hiçbir zaman şaşırmayacak. Biz, milletimizin 'Biz bunları böyle bilmiyorduk' diyebileceği bir hataya savrulmayacağız. 2025'in son günlerinde milletimize verdiğimiz sözümüz bu olsun.”